Nişastalı Gevrek Kurabiye

           Ağızda dağılan türde kurabiye severler, işte yine tam sizlik bir tarif.. Ben bu kurabiyeye bayılıyorum.. Çayla kahveyle gerçekten çok iyi bir birliktelik sağlıyorlar.. Un kurabiyesine benzerliği ise had safhadadır.. Belki de kalbimi fethetmesinin yegane sebebi bu olabilir :) Ben böyle tariflerde genelde paylaştığım ölçülerin (eğer ki kalabalık misafirim yok ise)  yarısını kullanarak yaparım.. Bunu belirtmek istedim yani sizler de tüm tarifleri ölçüleri yarı yarıya indirgeyerek kullanabilirsiniz.. Açıklamamızı da yaptığımıza göre tarife geçebiliriz.. 

            NİŞASTALI GEVREK KURABİYE( yarım ölçüden yaklaşık 20 adet çıkmaktadır)

        Malzemeler: 2 yumurta
           250 gr. tereyağ
           1 su bardağı pudra şekeri
           1 paket kabartma tozu
           1 paket vanilya
           2 paket mısır nişastası (400 gr.)
           Alabildiği kadar un (ölçü isteyenler için yaklaşık 1 su bardağına yakın)
        Üzeri için: çokokrem veya türevleri marka size kalmış
           Mısır gevreği

        Yapılışı: Nişastayı, pudra şekerini, vanilya ve kabartma tozunu karıştırma kabımıza alıyoruz.. Harmanladıktan sonra ortasına oda sıcaklığında ki tereyağımızı ilave ediyoruz.. Üzerine yumurtaları da kırdıktan sonra ortada ki sıvıları, yağı elimizle eriterek karıştırıyoruz.. Kenarlara doğru açılarak yoğurma işlemine başlıyoruz.. Unumuzuda yavaş yavaş ilave ediyoruz.. Kulak memesi yumuşaklığında sert olmayan bir hamur elde edinceye kadar yoğuruyoruz.. Hamurdan ceviz büyüklüğünde parçalar kopartarak yuvarlayıp yağlı kağıt serdiğimiz fırın tepsisine diziyoruz.. Önceden ısıtılmış 170 derecelik fırında 20-25 dk. kadar pişiriyoruz.. Bu sırada mısır gevreklerimizi robotumuzda çekiyoruz ama çok ufalamıyoruz.. Pişen kurabiyelerimizin üzerine önce bıçakla çokokremimizi sürüp arkasından üzerine mısır gevreğimizi serpiyoruz.. Afiyet olsun..

Sütlü Sebze Çorbası

           Sebze bizim evde pek pişmez, evet maalesef durum bu :( Ama ben ne yapıyorum yemediğimiz sebzeleri yenir duruma getirmek için (tabii vitaminlerini kaybettirmeden) büyük bir çaba sarf ediyorum.. İşte bu tarifte tam onlardan biri.. Eşim ve oğlum maalesef pek sevmezler kabaktı, kerevizdi.. Bu çorba sayesinde bütün yenmeyen sebzeler artık afiyetle mideye iniyor.. Anlayacağınız tam bir vitamin deposu.. Onlar yedikçe ben de çok mutlu oluyorum.. Eğer siz de bu mutluluğu yakalamak istiyorsanız buyurun tarife :)

                  SÜTLÜ SEBZE ÇORBASI (4 Kişilik)
       
          Malzemeler: 1 adet patates
            1 adet havuç
            1 adet kereviz
            1 adet kabak
            1 adet kuru soğan
            2 diş sarımsak
            1,5 ya da 2 bardak süt (keyfinize kalmış)
            Tuz 
            Karabiber
           
          Yapılışı: Tüm sebzeleri yıkayıp iri iri doğrayıp tenceremize alıyoruz.. Üzerlerini geçecek kadar su ekleyip haşlamaya bırakıyoruz.. Sebzeler yumuşayınca zeytinyağı ilave ediyoruz ve blender ile hepsi püre oluncaya kadar eziyoruz.. Ayrı bir cezvede sütü kaynatıp çorbamıza ekliyoruz ve baharatlarını ekleyip bir taşım daha kaynatıp altını kapatıyoruz.. Dilerseniz üzerine pul biber de yakabilirsiniz.. Afiyet olsun..

Bol Yeşillikli Kısır

         Altın günlerinin baş tacı olan kısırı paylaşıyorum arkadaşlar sizinle.. Hanımlarımızın vazgeçilmezlerinden, galiba bereketi bol olduğundan dolayı bu kadar çok yapılmakta.. Lezzeti de cabası.. Bölgelerimize göre de bir çok çeşitlilik göstermektedir bu tarif.. Gerçekten herkesin kısır yapma usulü farklıdır.. Ben galiba en çok bu halini seviyorum, yani öyle sulu falan olmayacak bol yeşillikli olacak.. Umarım sizlerde beğenirsiniz..

                 KISIR (8-10 Kişilik)

          Malzemeler: 2 su bardağı ince bulgur
            Üzerini geçecek miktarda su
            1 tatlı kaşığı karabiber
            1 tatlı kaşığı pul biber
            1 tatlı kaşığı kuru nane
            1 çay kaşığı kimyon
            1 adet limon suyu
            1 tatlı kaşığı tuz 
          İç harcı için: 2 adet kuru soğan
            4 çorba kaşığı zeytinyağı
            2 diş sarımsak
            1 çorba kaşığı biber salçası
            1 çorba kaşığı domates salçası
            Birer tutam taze nane ve maydanoz
            2 adet taze soğan
            Dilediğiniz baharatlardan kullanabilirsiniz (nane,kara biber,pul biber)

          Yapılışı: Öncelikle bulgurumuzu derin bir kaba alıyoruz.. Burada farklı uygulayacağımız bölüm bulgurumuzu ıslamadan, önce baharatlarını eklememiz olacak.. Böylece bulgurlar şişerken lezzetler daha bir iç içe geçecekler.. Baharatları ve limon suyunu bulgura ekleyip üzerini geçecek kadar kaynar suyu ekliyoruz.. Kabımızın ya da tenceremizin ağzını hava almayacak şekilde kapatıyoruz.. Bulgurlar şişerken biz de iç malzemelerimizi hazırlayalım.. Küçük küçük doğradığımız kuru soğanı, sarımsağı ve zeytinyağını tavaya alıp soğanlar yumuşayana kadar soteleyelim.. Yumuşamaya yakın salçaları ekleyip kokusu çıkana kadar kavuralım.. Baharatlarımızı da ilave edip karıştıralım.. Şişen bulgurumuzun üzerine bu sosu dökelim iyice karıştıralım.. En son ince kıyılmış nane, maydanoz ve de taze soğanımızı da kısıra ekledikten sonra tekrar karıştırıp servis edebiliriz.. Afiyet olsun..
            

Kızarmış Domates

          Hafta sonlarınız da veya davet sofralarınızda denenmemiş bir tarif mi arıyorsunuz ? İşte tam da bu kriterlere uygun lezzetli mi lezzetli bir tarif paylaşıyorum sizinle arkadaşlar.. Gerçekten çok ama çok beğeneceksiniz.. Eşim böyle ilk kez yaptığım tariflere karşı çok ön yargılıdır o bile bayıldıysa düşünün artık :) O halde buyurun..

         
                KIZARMIŞ DOMATES (2-3 KİŞİLİK)

         Malzemeler: 2 adet büyüğünden domates (kırmızı mevsim domatesi olursa çok lezzetli oluyor)
           1 tatlı kaşığı tereyağ
           3 yemek kaşığı zeytinyağ
           1 çay bardağı kaşar rendesi
           Kekik, karabiber, tuz
           Süslemesi için isteğe göre maydanoz 

         Yapılışı: Tereyağını ve zeytinyağını tavaya alıp eritelim.. Domatesleri kalın yarım ay şeklinde olacak şekilde doğrayalım.. Alt kısımları kızarınca ters çevirip diğer taraflarını kızartalım.. Baharatlarını da atıp üzerine kaşar rendesi serpin.. Ağzını kapatıp 2 dakika daha pişirelim ve altını kapatalım.. En son üzerine ince kıyılmış maydanozumuzla süsledikten sonra servisimizi yapalım.. Afiyet olsun..

Kıtır Mantı

         Mantı deyince nedense akan sular bi durur.. Yapımı çok zahmetlidir ama yemesi belki 2 veya 3 dakika.. Maalesef bu durum can sıkıcı olabiliyor.. Ama yendiğinde insana verdiği mutluluk hissi sanırım her şeyin önüne geçiyor.. Ben farklı bir tarz olsun istedim ve mantıyı haşlamak yerine kızartmayı tercih ettim.. Emin olun haşlamasını aratmadı, son derece lezzetliydi.. Eğer siz de bu eşsiz lezzete ulaşmak istiyorsanız buyurun tarife.. 

                KITIR MANTI  (4 Kişilik)
     
         Malzemeler: 3 su bardağı un
          1 su bardağı su
          1 yumurta
          Bir tutam tuz
         İç Malzemeleri: 300 gr. kıyma
          1 adet kuru soğan
          Tuz 
          Karabiber
         Sos Malzemeleri: 2 yemek kaşığı domates salçası
          2 yemek kaşığı tereyağı
          Bir miktar su
          Yoğurt ve sarımsak

         Yapılışı: Hamur malzemelerimizi yoğurma kabına alıp yumruğumuzla kuvvetlice yoğuruyoruz.. Suyunu azar azar ilave edelim.. Hamurumuzu elde ettikten sonra kıymamızı, rendelenmiş soğanımı, tuz ve karabiberimizi bir kapta karıştırıyoruz.. Bu sırada da hamurumuz dinlenmiş oluyor.. 
      Hamurumuzu iki eşit bezeye ayırıyoruz.. İlk bezeyi yavaş yavaş oklava ya da merdane yardımıyla yuvarlak şekilde açıyoruz.. Tabi bu sırada tezgahımıza ve hamurumuza ara ara un serpiyoruz yapışmasını önlemek için.. Kağıt inceliğinde açtığımız hamurumuzu eşit parçalara ayırarak küçük kareler elde ediyoruz.. Hepsinin içerisine kıymayı koyduktan sonra, ağızlarını çapraz uçlar bir araya gelecek şekilde kapatıyoruz.. Diğer bezeye de aynı işlemi uyguladıktan sonra mantılarımızı, dibine tereyağı ve zeytinyağı koyduğumuz tavaya sırayla tabanları altta kalacak şekilde diziyoruz.. Orta ateşte bir taraflarını kızartıyoruz.. Ardından bir tabak yardımıyla mantıları ters düz edip diğer taraflarını kızartıyoruz.. 
      Salça sosumuzu ve sarımsaklı yoğurdumuzu da hazırladıktan sonra mantımız servise hazır hale gelmiş bulunmaktadır.. Afiyet olsun..

Alman Pastası

         Alman pastası için çocukluğumun pastası diyebilirim.. Görüntüsü çok ama çok şık yapım aşaması ise son derece kolay.. Eğer evde, kolayından doğum günü pastası yapma niyetindeyseniz bu duruma son derece elverişli bir tariftir.. Yazın çileklisi, kışın ise muzlusu makbuldür, bana göre.. Tasarımı tamamen size kalmış istediğiniz gibi süsleyebilirsiniz.. Tarife geçelim o halde..

                  ALMAN PASTASI

           Malzemeler: 2 yumurta
             1.5 çay bardağı toz şeker
             1 çay bardağı süt
             1 çay bardağı sıvıyağ
             3 çay bardağı un
             1 paket kabartma tozu
             1 paket vanilin
            Kreması için: Yarım litre süt
             1 çay bardağı toz şeker
             1 yumurta
             3 yemek kaşığı un
             1 paket vanilin
             1 yemek kaşığı tereyağ
             Arasına 2 adet muz
            Süslemesi için: Pudra şekeri ve mevsim meyveleri 

          Yapılışı: Yumurta ve toz şeker iyice köpürene kadar çırpılır.. Süt ile yağ eklenir ve en son elenmiş un, kabartma tozu, vanilin eklenip biraz daha çırpılır.. Yağladığımız kelepçeli kabımıza harcımızı döküyoruz ve 170 derecelik fırına gönderiyoruz.. Pişip pişmediğini kürdan yardımıyla anlayabiliriz.. Bu sırada muhallebimizi yapalım.. Tereyağ ve vanilin hariç bütün malzemeler tencereye konup sürekli karıştırılarak pişirilir.. Kaynamasına yakın vanilin ve tereyağ da eklenip ocaktan alınarak iyice karıştırılır.. Pişen kekimizi fırından çıkararak soğumasını bekleyelim daha sonra ortadan iki eşit parçaya keselim.. Muhallebiyi arasına sürüp muz dilimlerini üzerine yerleştirelim.. Daha sonra diğer kek parçası üzerine kapatılır.. En son süslemesi için pudra şekeri serpilip istediğiniz meyvelerle süslemesini yapabilirsiniz.. Afiyet olsun.. 

Kakaolu ıslak kurabiye

        İster kakaolu ıslak kurabiye deyin ister brownie, tek kelimeyle süper bir lezzet.. Eğer yumuşak ağızda dağılan kurabiyelerden hoşlanıyorsanız bire bir.. Yapımı ise çok kolay ve de kısa sürüyor.. Çocukların ise bayılacağından eminim ki bizimkisi bu kurabiyenin hastası :) Hazır çikolata almaktansa en azından ev yapımı bu kurabiyelerden yedirmek insanın daha bi içine siniyor.. 

                      Arkadaşa kurulan davet sofrası.. Hepsinin tarifi blogda mevcuttur..

              KAKAOLU ISLAK KURABİYE (yaklaşık 20 adet çıkıyor)

          Malzemeler: 125 gr.margarin (ben tereyağ kullanmayı tercih ediyorum)
             1 yumurta
             3 yemek kaşığı kakao
             1 paket kabartma tozu
             1 paket vanilya
             1 çay bardağı toz şeker
             1 çay bardağı sıvıyağ
             Alabildiği kadar un
          Şerbeti için: 2 su bardağı toz şeker
             2 bardak su
             1 çay kaşığı limon suyu

          Yapılışı:İlk önce şerbetimizi hazırlayalım ki soğusun.. Bir tencereye suyu ve şekeri ekleyip ocağa koyuyoruz..Kaynamasına yakın limon suyunu sıkıyoruz.. Şerbet kıvamına gelince altını kapatıyoruz.. yoğurma kabımıza oda sıcaklığında ki margarini, yumurtayı, kakaoyu, kabartma tozunu, vanilyayı, toz şekeri ve sıvıyağı ekleyip elimizle birbirine yediriyoruz.. Yağı iyice ezdikten sonra yavaş yavaş unu ilave etmeye başlıyoruz.. Kıvamı çok sert olmayacak hatta yumuşak olacak.. Kıvamı elde ettikten sonra ceviz büyüklüğünde parçalar koparıp yuvarlak hale getiriyoruz.. Hepsini fırın tepsisine diziyoruz.. 180 derecelik fırına gönderiyoruz.. Yaklaşık 20 dk. piştikten sonra çıkarıyoruz kurabiyelerimizi.. Soğumuş olan şerbete sıcak kurabiyeleri atıp şerbeti iyice içine çekmesini bekliyoruz.. Bütün hepsine aynı işlemi uyguluyoruz.. Yalnız şerbetin içinde çok bekletmeyin yumuşak bir kurabiye olduğu için hemen dağılıyorlar.. Afiyet olsun..
                                                                               

Yuvalama

       Geleneksel bayram yemeğimizi iftiharla sunuyorum size arkadaşlar :)
      Yuvalama bizim evde bayramdan bir gün önce yapılır ve gelen konuklara ikram edilir bu hep böyledir.. Antep'in yöresel yemeklerindendir.. Zahmetli bir yemek olduğundan dolayı senede ancak bir defa yapmak kısmet oluyor.. Şimdi tarifi paylaşacağım, umarım yeterince açıklayıcı olup kolayca uygulamanıza imkan sağlar.. O halde ;

                YUVALAMA 

      Malzemeler: 500 gr. kemiksiz kuzu eti
         Yarım kilo nohut
         750 gr. yoğurt
         1 adet yumurta 
         Yuvalaması için: Yarım kilo pirinç
         250 gr. yağsız dana kıyma
         1 adet soğan
         1 adet yumurta
         Karabiber
         Tuz
         Üzeri için: Tereyağ ve nane

       Yapılışı: Öncelikle bir gece önceden nohutumuzu ıslıyoruz.. Ertesi gün tenceremize kuzu etimizi ve nohutumuzu alıp yumuşayana kadar haşlıyoruz.. Onlar haşlana dursun bizde yuvalamamızı yapmak için kolları sıvayalım.. İlk önce yıkadığımız pirinçlerimizi robotta çekmekle işe başlıyoruz.. İyice ufalanan pirinçlerimizi yoğurma kabına alıp geri kalan malzemeleri yani kıymayı, soğanı, yumurta ve baharatları da ekleyip macun kıvamına gelene kadar iyice yoğuruyoruz.. Macun kıvamına gelen malzemelerimizi elimize zeytinyağı sürerek (nohut büyüklüğünde ya da biraz daha ufak size kalmış) parçalar kopararak yuvarlıyoruz.. Yuvalamalarımızı bir tepsiye alalım birbirlerine yapışmasınlar diye tepsimizi arada bir sallayalım.. Hepsini şekillendirdikten sonra sıra yuvalamalarımızı et ve nohutla buluşturmaya geldi.. Haşlanan et ve nohutumuza ilave ettikten sonra 15 dk. kadar daha yuvalamalarla birlikte pişiriyoruz.. Sıra geldi sosunu yapmaya.. Bir kaseye yoğurdumuzu koyup üzerine yumurtamızı kırıyoruz.. İyice çırptıktan sonra yoğurt çorbası yapar gibi aşılama yöntemiyle yoğurdumuzu ılıştıra ılıştıra tenceremize ilave ediyoruz.. Yoğurdumuz kaynayana kadar bir kepçe yardımıyla sürekli karıştırıyoruz.. Piştikten sonra üzerine yağ ve nane yakarak servis ediyoruz..